Selülitsiz hayat oh ne rahat!



Kusursuz bir güzellik her kadının hayali. Fakat dengesiz beslenme ve hareketsizlik sonucu oluşan selülitler, maalesef bunun gerçekleşmesini önlüyor. Oysa düzenli bir hayat ve tedavi yöntemleri sayesinde güzel bir vücuda kavuşmak artık hayal olmaktan çıkıyor.







İster zayıf olsun ister şişman, kadınların yüzde 90'ının en büyük problemlerinden biridir selülit. Selülit; genellikle bacakların üst, diz ve bileklerin iç, kaba et ve baldırların arka kısmında görülen, hormonal ve dolaşım bozukluğundan kaynaklanan bir rahatsızlıktır. Uzmanlar, sağlıksız yaşam koşullarının, dengesiz beslenmenin, fazla alkol, sigara tüketiminin ve hareketsizliğin vücudun yağ hücrelerinde toksin birikmesine, bunun da selülite yol açtığını söylüyor. Toksinleri vücuttan dışarı atabilmek için diyet ve hafif egzersizlerin yanı sıra, anti selülit ürünleriyle vücut masajı da yaptırmak gerekiyor. Selülit, vücutta fazla yağ birikimi sonucu oluşan bir hastalık. Bu durumda, vücuda alınan yağ miktarı azaltılmadığı sürece, selülitin de kolay kolay yok olmayacağı bir gerçek. Tedavinin mutlaka düşük kalorili, su açısından zengin, tuz açısından zayıf olan bir diyetle desteklenmesi gerekiyor. Ayrıca diyet sırasında ve sonrasında bol miktarda da su içilmeli. Toksinlerin vücuttan atılabilmesi için, günde 1.5 litreden fazla su ya da şekersiz sıvı tüketmek şart.

Selülitten kurtulmanın yolları

Kişiye özel hazırlanmış sağlıklı, vücudun belirli bölgelerini incelten bir aerobik programı, selülitlere elveda demenin en ideal yolu. Aerobik düzenli bir şekilde uygulandığı takdirde vücudu genel olarak şekillendiriyor. Başlangıç safhasında vücudun üst kısmından kilo veriliyor. Kalçalardaki yağlardan kurtulabilmek için de diyet ve aerobik yapmaya devam etmek gerekiyor. Bunun dışında dikkat etmeniz gereken başka noktalar da var:

Doğru beslenme alışkanlığı

Sofradaki kötü alışkanlıklardan vazgeçin. İşe yağ, tuz ve şekerden uzak durarak başlayabilirsiniz.

Damar yetmezliği

Bir başka deyişle 'dolaşım bozukluğu', kadınlarda çok görülür ve selülit semptomları olanlarda kaçınılmazdır. Bu nedenle çok sıkı giysilerden, çok sıcak banyodan ve uzun süre güneşte kalmaktan kaçınmak gerekir.

Strese karşı savaşın

Stresinizi sakinleştirici ilaçlarla azaltmak yerine, yoga gibi doğal yöntemleri tercih edin.

Selülit kremleri

Eğer başka bir önlem almıyorsanız, sadece antiselülit kremleri kullanmanız başarısızlıkla sonuçlanır.

Mezoterapi ile güzelleşin

Günümüzde selülit tedavisinde en sık kullanılan yöntem olan 'mezoterapi'; orta deriye ince uçlu iğnelerle ilaç enjekte ederek bölgeyi tedavi ediyor. Cilt Hastalıkları ve Mezoterapi Uzmanı Doç. Dr. Melisa Eczacıbaşı, selülit tedavisi ve bölgesel zayıflamada etkili olan yöntemin bacak, karın, kalça, diz çevresi, karın, mide, sırt veya kola uygulanabileceğini söylüyor. İlaç, o bölgedeki yağ bloklarını yıkıp kan dolaşımını artırmasına neden olduğundan, seanslara düzenli bir şekilde devam edildiğinde bölgedeki selülitler yok olup 15 - 20 cm arasında zayıflama meydana geliyor. Mezoterapi ile zayıflamanın en büyük avantajlarından biri, bölgede incelme sağlanırken sarkma sorununun olmaması. Tam tersine bölgede toparlama görülüyor. 10 - 15 dakikalık tedavi, ortalama 8 - 10 seans sürüyor. Tedaviden sonra kişinin günlük hayatını etkileyecek herhangi bir durum olmuyor, ama bazen yapılan iğne yerinde küçük birkaç morarma noktası görülebiliyor. Mezoterapi; yüksek tansiyon, deride açık yaralar, kasık fıtıkları, varis oluşumu gibi durumlarda, ayrıca kanserli hastalara, hamilelere, ilaç tedavisi altında olanlara ve diyabetiklere uygulanmamalı.

Selülit tedavisinde diğer öneriler

Çiğ ya da pişmiş taze sebzeleri, özellikle ananas ve greyfurdu bol tüketin.

Unlu, şekerli, baharatlı, salçalı yiyeceklerden, kola, kafein, alkol ve sigaradan kaçının.

Hayvansal proteinlerce zengin diyet uygulayın. Böylece dokular çok gevşemeden incelme sağlanır.

Selülit düşmanı besinler

Çilek: Dokuları sıkılaştırıcı silisik asit ve vitaminler içerir.

Keten tohumu: İçinde yağ asitlerini birbirine bağlayan safra maddeleri bulunur.

Ananas: Metabolizmayı hızlandıran enzimlere sahiptir.

Karides: Protein açısından çok zengindir ve kasları güçlendirir.

Yulaf ezmesi: Kalojen yapımı için gereken bakır ihtiva eder.

Kivi: Bağ dokularında kalsiyum depolanmasını engeller.

Lahana: C vitamini açısından zengindir, kan dolaşımını hızlandırarak, vücudun boşaltımını kuvvetlendirir.

Yenmemesi gerekenler

Sosis: İçerdiği hayvansal yağ nedeniyle bağdokusunun gevşemesine neden olur.

Çikolata: Yağ ve şekerden oluştuğu için fazla kilo aldırır.

Alkol: Yüksek oranda alınan alkol, karaciğere ve karaciğerin süzücü işlevine zarar verir.

Kahve: Damarları daraltır.

Sakatatlar: İçerdikleri zararlı maddelerle bağdokusunu olumsuz etkilerler.

Tuzlu fıstık: Tıpkı diğer çok tuzlu besinler gibi vücutta su tutulumuna neden olur.

Sucuk: Bol miktarda tuz ve yağ içerir.

0 yorum: